Ana saldırıydı 15 Temmuz darbe girişimi.. Hedeflenen amaç dikkate alındığında hafif atlatıldı bile diyebiliriz. Hafif atlatıldı çünkü darbe planlayıcılarının hesap etmedikleri, belki de edemedikleri bir şey vardı.. Halkın sokaklara dökülüp kahramanca kenetlenmesi.
Ben bu yaşananları kontrol edilebilir depremlere benzetiyorum. Birileri ülkemizi yıkmak istiyor. Bu amaçla da değişik şiddette deprem dalgaları yolluyor üstümüze. Canımızı yakıyor, zarar veriyor ama yıkamıyor. Her türlü saldırıyı alçakça yapıyorlar. Çok büyük bir dalga yolladılar 15 Temmuzda.. Halkımız bir duvar gibi dikildi karşılarına… Yolladıkları dalga duvara tosladı, tuz buz oldu gitti… Şimdi artçı sarsıntılar geliyor..
En büyük korkuları neydi ? Tabii ki iktidarıyla, muhalefetiyle, toplumumuzu oluşturan tüm unsurların birlik ve beraberliği.. İşte bu sebeple tam da buraya, yani birlik ve beraberliğimize saldırıyorlar. 7 Ağustos 2016 tarihinde Yenikapı’da düzenlenen mitingi hatırlayın. İktidar – muhalefet el ele verdi ve birlikte tarih yazdılar. Tüm dünyada olay oldu… Beş milyon insan katıldı ki bu sayı birçok ülkenin nüfusundan fazla… Korktular.. Hem de çok korktular.
Önceki gün ana muhalefet partisi lideri Sayın Kılıçdaroğlu’nun konvoyuna yapılan saldırıyı da bu açıdan değerlendirmek gerekir. Ortada bir sürü senaryo dolaşıyor ama ben bu saldırının direkt Sayın Kılıçdaroğlu’nu hedef aldığını düşünüyorum. Çünkü CHP son dönemde, eskisine nazaran terör karşısında çok daha dik duruyor, daha yapıcı daha birleştirici bir dil kullanıyor. 15 Temmuz sonrası oluşan birlik beraberlik havasına bağlılığı şüphe götürmez gerçek.. ( Parti içinden ara sıra yükselen çatlak seslere aldırmayınız efendim..) İşte bu sebeple saldırıya maruz kaldılar.
Kardeşlerim, unutmayalım.. Şu aşamada CHP’ye yapılan saldırı Ak Partiye yapılmıştır, MHP’ye yapılmıştır, Türkiye Cumhuriyeti’ne yapılmıştır. Alevi kardeşlerime yapılan saldırı Sünni kardeşlerime yapılmıştır. Kürt’e yapılan saldırı Türk’e, Türk’e yapılan saldırı Kürt’e yapılmıştır. Saldırıyı yapanın adı sizi aldatmasın.. Adı ne olursa olsun halkımıza düşman odaklar tarafından, birlik ve dirliğimize yapılmıştır. Fikirlerine katılmayabiliriz CHP’nin.. Ama hiçbir kimse Türkiye Cumhuriyeti’nin legal bir partisine saldırı düzenleyemez. Eğer buna teşebbüs ederse cevabını misliyle alır. Bu saldırıyı nefretle kınıyorum. Saldırıda şehit olan askerimize Allah’tan rahmet, yaralı askerlerimize de acil şifalar diliyorum.
Yazımı, 09 Ağustos 2016 tarihli “Bir ve beraber olursak” isimli köşe yazımdan bir alıntı ile bitireyim. Şöyle demiştim bahsi geçen yazımda :
“İhtiyacımız olan sadece birlik ve beraberliktir. Siyasi çekişmeler elbette olacaktır. Ama konu memleketimizin çıkarları olunca siyasi çekişmeleri bir kenara bırakıp hemen birleşmeliyiz. Şimdi olduğu gibi… İşte o zaman önümüzde kimseler duramaz. Bizi eleştiren dış güçler her zaman olacaktır… Olsun.. Ne demiş atalarımız.. “İt ürür, kervan yürür…””