Erkeğin sevgisini yaşatan şey saygıdır. Güç erkekliğin temelini oluşturur. Gücü ayakta tutan şey de saygıdır. Saygı görmeyen bir erkek, asla sevildiğine inanmaz.
Yurt dışında çocuklar üzerine yapılan bir araştırmada kız çocuk ve erkek çocuk farklılıklarına bakmışlar. Çıkan en önemli sonuç kız çocuklarının sevgiye, erkek çocuklarının saygıya değer vermesi. Bütün çocuklar sevgi ister diye düşünürüz, oysa erkek çocukları saygı görmedikleri zaman sevildiklerine inanmıyorlar.
Nisâ Sûresi 34. âyet-i kerîmede Rabb’imiz: “Erkekler kadınlar üzerine kavvâmdır.” diye buyuruyor. Kavvâm “koruyucu ve yönetici” demektir. Yani Yaradan’ımız tarafından erkek, evin reisi olarak tayin edilmiş.
Âyetin devamında “Saliha kadınlar, iyi kadınlar kocalarına gönülden itaat eden (saygılı olan) kadınlardır.” buyrulur. Kadını da erkeği de yaratan, evliliğin kanunlarını da yazmış.
Erkekler için güç her şeydir. Beden gücü, zekâ, meslek, statü, araba, başarı… Bunlardan biri veya birkaçı iyiyse erkek kendini iyi hisseder. Hele işi ve iş başarısı erkek için çok değerlidir. Pek çok farklı ülkede yapılan araştırmalarda “Sizin için hayatta önceliğiniz nedir?” sorusuna kadınlar “ailem” derken; erkekler “işim” diye cevap vermişler. Çünkü erkek bir evi geçindirecek geliri olmayınca iyi
bir aile hayatını götürmekte zorlanacağını bilir. İşi onun için aileyi koruyacak bir kalkandır. Aslında gerçekten değer verdiği ailesidir.
Bu yüzden erkekler başarıları ile gurur duyar ve övünürler. Başarısızlıklar da erkeği çok olumsuz etkiler. Erkek evinde saygı görmüyorsa, karısı tarafından söz veya davranışlarla aşağılanıyorsa, o zaman iyi bir koca olmayı başaramadığına inanır ve ailesi için çabalama isteğini kaybeder. Nasıl olsa başarısızdır. Fakat eşinden saygı ve takdir gördüğünde, evde güçlü konumda olduğunda, daha iyi bir koca olma gayreti ve daha başarılı olma isteği duyar.
Hanımlar! Bir erkeği ne kadar severseniz sevin ona saygısızlık ediyorsanız sevginize inanmayacaktır.
Saygısızlığın da çeşitleri var. Gizlisi var, açığı var, süslüsü var, sadesi var. Var da var…
Süslü saygısızlıklar: Sevgi gösterisine boğulmuş saygısızlıklar: İşte size gerçek hayattan birkaç misal. Kadın “Kocamın adı Tekin, ben ona Tekoş derim.” diyor. Ne kadar ayıp, sanki kedi çağırıyor. Başka bir hanımın kocasının adı “Ali”ymiş ama Kadın ona sürekle “Aliş’im, Aliş’im” diyor. Sanki üç yaşında çocuk seviyor. Benim yanımda yaşanan bir vaka: Kadın hoş bir şey söyleyen kocasını parmağı ile işaret ederek “Ne kadar şirin bir şey değil mi?” dedi. Kocası çok bozuldu, renkten renge girdi. (Yaa, çok şirin, götür kreşe ver, akşamları alırsın…)
Bunları yapanlar da üniversite mezunu, kariyer sahibi hanımlar. İşte bunlar süslü saygısızlıklardır. Erkek bu davranışlardan çok rahatsız olur; ama kadın o kadar şirin olmaya çalışır ki adam ne diyeceğini bilemez. Sonra bir bakarsın süper gidiyor zannedilen evlilik bir günde bitmiş.
Açıkça yapılan saygısızlıklar: Kocayı azarlamak, aşağılamak, emrederek konuşmak, adam yerine koymamak…”Kozalak,
şerefsiz, üretim hatası, öküz, ayı…” gibi kızdığı zaman ağzının ayarını bozmak, Velhasıl bu saygı meselesi evlilikte çok önemli. Erkeğe ve ailesine saygı kadın için evliliğin temel direğidir.
Erkek üzerinde otorite kurmaya çalışmak: Kadının evde idareyi eline alması, kocasının fikirlerine değer vermeyip her şeyde kendi isteğini yapmaya çalışması da büyük bir saygısızlıktır. Erkek karısı tarafından psikolojik baskı altında bırakılınca ortada sevgi falan kalmaz.
Gizli saygısızlığa misal: Asık yüzle, küçümseyici bakışlarla erkeği beğenmediğini hissettirmek ve aşağılamaktır. Yoksa kadının ağzından kocasına karşı kötü söz çıkmaz.
Böyle hâllerde, erkek saygı görmediği için bir müddet sonra sevgi de kaybolur.