Gündem 1 – Son Dakika Gündem Haberleri – Gundem1.com

Türkiye ve Dünyadan Son Dakika Haberleri

Gündem1 Yazarları

Bayram deyince…

Bayramları bayram gibi yaşamak gerekir elbette… Sevinç günleridir, anma günleridir, coşku günleridir bayramlar çünkü.. Geniş toplum kesimlerinin duygularını, sevinçlerini, hüzünlerini temsil eder. Bizi biz yapan değerleri yaşatır. Neyin bayramı kutlanıyorsa, o konuda bilgilendirmeler yapılır, toplantılar, seminerler yapılır, yürüyüşler yapılır… Bir çeşit farkındalık seferberliğidir bayramlar..

Dün kutladığımız 1 Mayıs İşçi ve Emekçiler bayramı da işte bu bayramlardandır. Her ne kadar kökeni bize dayanmasa da, Osmanlı döneminde, Selanik’te 1911 yılında yapılan kutlamayı saymazsak, ülkemizde ilk olarak 1912 yılında kutlanan, ancak 1.Dünya savaşının ve Kurtuluş savaşının araya girmesi nedeniyle 1921 yılında tekrar kutlanmaya başlanan bu bayram, toplumda yeterli derecede karşılık bulmuştur. Neden bulmasın ki… Çalışanın, üretenin, emeğin bayramı.. Kısacası bizim bayramımız.. Çalışma hayatında yaşanan sorunlarının dile getirilip, çözüm arandığı bayram..

Ama ne yazık ki bu bayram zaman zaman yasaklanmış, kutlamalarda yaşanan şiddet olayları ve ölümler nedeniyle bayram, bayram olmaktan çıkmış veya çıkarılmıştır. Şu veya bu sebepten emeğin, alın terinin coşkuyla kutlanması gereken bu bayramı layıkıyla kutlanamaz hale gelmiştir.. Ancak son zamanlarda, özellikle 2010 yılından beri bazı küçük olaylar dışında nihayet bayram gibi kutlanabilmektedir.

Dün yapılan kutlamaları izlerken, bu bayramın gerçekten de arzu edildiği gibi, amacına uygun kutlandığını gördüm.. Bazı istenmeyen olaylar da yaşanmadı değil tabii ki ama, bu olaylar, gösterilerde hakim olan sağduyu karşısında etkisiz kaldı.. Daha önceki yıllarda kutlamaların nerede yapılacağı kavgasından, adeta işçinin sorunlarını konuşmaya sıra gelmiyordu. Ancak sendikalarla yapılan anlaşma sonucunda kutlamaların izin verilen yerlerde yapılmasıyla bu sorun da aşıldı. Şimdi artık geniş katılımlı mitinglerde, çalışma hayatının sorunları ön plana çıkıyor, işçinin bayramı, kavgasız gürültüsüz bayram gibi kutlanıyor. Hatta sendikaların bu kutlamaları yurdun değişik şehirlerinde yapmalarınını da gerçekten takdir etmek gerekiyor. Çünkü kutlamaların yurt geneline yayılması, bayram bilincinin toplumda daha iyi yerleşmesine yardımcı oluyor ve çalışma hayatına ait sorunların daha geniş bir platformda tartışılıp, çözüm aranmasına imkan sağlıyor.

Dileğimiz, çalışma barışının sağlandığı, çalışanın hak ettiği değeri aldığı ve bayramların, barış ve huzur içerisinde kutlandığı günlerin gelmesidir. Artık, işçi bayramının şiddet haberleriyle anılmasını istemiyoruz.. Artık, bayramlarda acıların, ölümlerin yaşanmasını istemiyoruz. Alın teri kutsaldır ve bu kutsalın da artık hak ettiği yere oturtulmasını istiyoruz.