“Size ne oluyor da, Allah yolunda ve, “Ey Rabbimiz! Bizleri halkı zalim olan şu memleketten çıkar, katından bize bir dost ver, bize katından bir yardımcı ver” diye yalvarıp duran zayıf ve zavallı erkekler, kadınlar ve çocukların uğrunda savaşa çıkmıyorsunuz?” (Nisa Suresi 75.Ayet)
Rabbimiz, Kur’an-ı Kerim’de böyle buyururken ;
Halep gözümüzün önünde ölüyor.
Masallara konu olan güzelim kent yakıldı yıkıldı…. Yağmalandı…
Halkı katledildi… Kadınları, çocukları tecavüze uğradı, diri diri yakıldı…
Kör olduk, sağır olduk… Gözlerimizi kaçırdık, başka yöne baktık…
Dünya seyretti… İslam dünyası seyretti… Üç tane balina, beş tane martı için dünyayı ayağa kaldıranlar kafalarını kuma gömdüler. Sustular. Susuyorlar.
Orada ölenler çocuk değil de köpek olsaydı yer yerinden oynar, dünya ayağa kalkardı…
Ama dünya ayağa kalkmadı.. Anladık ki, Hans’ın, Coni’nin köpeği, Suriye’li çocuklardan daha değerliymiş…
Söylüyor haberlerde.. “Halep’te elli çocuk öldürüldü…” Sonra devam ediyor spiker. “Birleşmiş Milletler toplantı yapacak..”
Toplantınız batsın !
İki kelimeyle akan kanı durduramıyorsanız, sivil ölümlerini, çocuk ve kadın ölümlerini durduramıyorsanız, paranız da batsın örgütünüz de batsın !
Uğruna dünyayı ateşe verdiğiniz o petrol, insanları yaşatamıyorsa, petrolünüz de yerin dibine batsın !
Halep ölüyor, Halep’te insanlık ölüyor !
Eyy dünya… Eyy İslam Dünyası… Ey Kur’an yolundan gittiğini söyleyenler… Neredesiniz ?
Hala toplantı mı yapacaksınız ? Hala çıkarlarınızı mı hesaplayacaksınız ?
Yarın Hakk’ın huzurunda, hunharca katledilen Suriye’li, Irak’lı, Yemen’li, Pakistan’lı, Afganistan’lı çocukların, kadınların hesabını nasıl vereceksiniz ? Petrol dediğiniz çamur sizi o günahlardan kurtarmaya yeter mi zannediyorsunuz ?
Yoksa ölüm size gelmeyecek mi zannediyorsunuz ?
Her fırsatta, “İnsan hakları”, “Hayvan hakları”, “Batı değerleri” diye yeri göğü inletenler, attı mı mangalda kül bırakmayan laf ebeleri… Dilinizi mi yuttunuz, kör mü oldunuz ? Neredesiniz ?
Sözüm kararmış kalplere değil… Sözüm insaf, vicdan, merhamet nedir bilmeyenlere değil…
Sözüm bizden olup da gaflet içinde ömür tüketenlere… “Müslümanım” deyip de diri diri yakılan Suriye’li çocuğa bir damla göz yaşını bile çok görenlere…
Neredesiniz ?
Halep ölüyor… Halep’te insanlık ölüyor… Halep’te Müslümanlar ölüyor, insanlar ölüyor…!!
Daha da acı olan nedir biliyor musunuz ? Katillerden medet umar hale geldik… Yüzyıllarca İslam’la savaşanlardan medet bekliyoruz.
Fayda gelir mi onlardan ? Geldi mi şimdiye kadar ? Geldi…. Ne geldi ?
Kan geldi, göz yaşı geldi, vahşet geldi, soykırım, geldi, yağma geldi…
Haç, Hilal ile savaşıyor… Haç saldırıyor, Hilal seyrediyor.
Allah sonumuzu hayır etsin…
Bir umut, bir küçücük umut… Türkiye…
“Şu kopan fırtına Türk ordusudur yâ Rabbi.”
“Senin uğrunda ölen ordu, budur yâ Rabbi.”
“Tâ ki yükselsin ezanlarla müeyyed nâmın,”
“Galib et, çünkü bu son ordusudur İslâm’ın.”
Son İslam ordusunu muzaffer eyle ya Rabbi….
Allah devletimize güç versin… Umudunu bize bağlamış kardeşlerimize karşı mahcup etmesin..