Malumunuz, halkının ekseriyeti Müslüman olan bir ülkede yaşıyoruz. Ancak yaşadığımız problemlere bakınca, İslam’ın hayatımızda ne kadar yer aldığı konusunda çok ciddi tereddütler oluşuyor. Beklenen, en azından şiddet olaylarının çok daha az olması, insanların birbirine karşı saygılı olması ve toplumsal hayatın daha düzenli olması.. Yani, kısaca ifade etmek gerekirse, İslam’ın temel değerlerinin hayatın içinde ve uygulanıyor olması.. Ama ne yazık ki öyle değil.
Camilerin dolup taşmasına veya ibadetlerin eksiksiz yapılmasına değinmeyeceğim. Sadece kul hakkına riayet etmekle hayatımızda ne kadar büyük değişikliklerin olabileceğini anlatacağım.
Önce “kul hakkı” deyince ne anlamalıyız bundan bahsedeyim. Hak kavramı kişiye bağlıdır. Yani bir “hak” üzerinde tasarruf yetkisi sadece hak sahibine aittir ve dilediği şekilde kullanır. Biz, yüce Rabbimize bir haksızlık yaptığımızda, hakkın sahibi olarak Allah(cc), dilerse bağışlar dilerse cezalandırır. Aynı şekilde, başka birine haksızlık yaptığımızda, tasarruf yetkisini istediği gibi kullanacak olan da haksızlığa uğrayan olacaktır. İşte konunun en önemli yanı da burasıdır. Eğer helalleşmeden ölürsek, ahirette hak sahibi bizi affetmeden Allah da affetmeyecektir. Ne kadar vahim değil mi ? Ahirette hak sahibinin bizi affetmek için neler isteyebileceğini şöyle bir hayal ediyorum da….. Allah korusun…
Bunun bilincinde olarak, sadece kul hakkına riayet etmekle hayatımızda nelerin değişebileceğine de kısaca bir bakalım isterseniz.
İlk önce aile içi şiddet son bulur. Aileye huzur ve mutluluk gelir.Zina yok denecek kadar azalır, buna bağlı yaşanan hastalıklar son bulur.
Trafik kazaları neredeyse sıfıra iner. Şöyle bir incelendiğinde, yaşanan trafik kazalarının neredeyse tamamının, karşı tarafa yapılan haksızlıktan kaynaklandığı görülecektir. Hatalı sollamalar, yol verme kavgaları, içkili araba kullanma ( ki benim gözümde cinayete eksik kalkışmadır) vs..
Okullarda eğitimin kalitesi artar. Hoca öğrencinin hakkını yemekten, öğrenci de hocasının hakkını yemekten korkacak, öğreten en iyi şekilde öğretmeye çalışacak, öğrenen de öğrenmek için elinden ne geliyorsa yapacaktır.
Ticaret hayatında adeta mucizeler yaşanır. Alacak verecek meseleleri neredeyse biter, gıda terörü ve bu sebeple yaşanan hastalıklar son bulur. Halk ucuz ve kaliteli mallara kavuşur.
Toplum düzeninde büyük bir iyileşme görülür. Mutluluk ve huzur artar..
Daha bunun gibi nicelerini sayabiliriz. Dikkat edin, kimsenin namazına, niyazına, orucuna karışmıyorum. Hiç olmazsa birkaç konuda kul hakkını gözetmeye başlayın diyorum. İnanın ki çok zor değil.. Hele bir deneyin, hayatınızda ne büyük değişikler olduğunu göreceksiniz.