Başlığa aldanıp da sizlere kovboy hikayeleri anlatacağımı zannetmeyiniz efendim.. Katliamlar ve barbarlıklardan ibaret tarihlerinde bir tane bile gerçek kahraman bulamayanların, kahramanlaştırdıkları sığır çobanları ve haydutları için uydurup beynimize sokuşturdukları sahte kahramanlık hikayeleri ile değerli vaktinizi alacak değilim.
Evet, Batı vahşidir. Hem de çok vahşi…
Asla acımaz… Kendisi için tehlike potansiyeli olan her şeyi yok eder..
Diyeceksiniz ki Doğu kültürü de masum değil..
Ben böyle düşünmüyorum açıkçası. Evet Doğu kültürü biraz savruktur, geniş toleranslıdır ama kendisi için netameli gördüğünü anlamaya çalışır.. Ortak yaşam değerleri bulmaya çalışır… Hiç olmazsa beraber yaşayabilme imkanlarını zorlar.
Ha, son yüzyıllarda yaşananlardan bahsediliyorsa ona da verilecek cevabım var..
Dedim ya, Batı vahşidir ve kendisi için tehlikeli olanı yok eder diye… İşte Doğu kültürünün de son yüzyıllarda yaşadıkları tamamen budur. Batı yok edebildiğini etti ( ve ne yazık ki hala ediyor), edemediğini de çeşitli yöntemlerle cahilleştirdi, kişiliksiz hale getirdi…
Bugün “Doğu” dediğimiz aslında Batı’nın, özünden, gelenek ve göreneklerinden koparıp kişiliksizleştirdiği kültüre, gene kendisinin verdiği isimdir.
Batı vahşidir evet…
Pek çoğunuzun zaman zaman kulağına gelmiştir yaptıkları vahşetler… Çok gerilere gitmeye de gerek yok… En son Irak’ı işgal ettiklerinde katlettikleri milyonlarca sivil hala hafızalarda… Bunun yanında Afganistan, Pakistan, Mısır….. Burada hepsini saymama imkan yok elbette…
Şimdi de Suriye’de yapıyorlar katliamlarını…Hem de dünyanın gözü önünde… Hem de “Demokrasi” kisvesi altında… Adeta insan aklıyla alay edercesine…
Hala kendilerini demokrasi havarisi olarak görüyorlar ama vahşiliklerinden ve aç gözlülüklerinden bir zerre kaybetmediler. Sömürgecilik ( ben buna hırsızlık diyorum) iliklerine kadar işlemiş.
Şimdi 63 ülke leş kargaları gibi bir araya gelmiş güya Musul’u gene kendi kurdukları terör örgütünden kurtaracaklar(!).
Operasyon öncesi Fransa Cumhurbaşkanı Hollande diyor ki : “Musul’un kurtarılması ile işler bitmiyor. Biz bundan böyle Musul’un kurtarılmasından sonraki durumun planlamasını yapmak zorundayız.”
Yani demek istiyor ki ; “Gelin, Musul’u kurtarmadan önce Musul’u paylaşalım sonra hır çıkmasın..”
Tabii paylaşacakları coğrafi alan değil, bölgenin doğal zenginlikleri…
Ne kadar acı bir durum.
Batı vahşidir… Batı aç gözlüdür… Sömürür, çalar, katleder….
Şimdi düşünmeden edemiyorum…
Musul’u bu “Kurtarıcı” çakallardan kim kurtaracak ?
İnsanlığı bu “Vahşi Batı”dan kim kurtaracak ?