Gündem 1 – Son Dakika Gündem Haberleri – Gundem1.com

Türkiye ve Dünyadan Son Dakika Haberleri

Yeryüzü ve Uzay

Evrende Göremediğimiz Maddeler Var Mıdır?

EVRENDE GÖREMEDİĞİMİZ MADDELER VAR MIDIR?
Gökbilimciler böyle maddelerin varolması gerektiğini düşünürler. Yukarda birkaç vesileyle yerçekiminin etkisinin bize ışığın söylemediği bazı şeyleri anlattığından söz etmiştim. Böylece Sirius B yıldızı çekim gücüyle Sirius A yıldızına yaptığı etki ile kendisi henüz görülmeden önce keşfedilmişti. Aynı şekilde Neptün gezegeni de kendisi görülmeden önce Uranüs gezegeni üzerindeki çekim etkisiyle saptanmıştır. Bu tür örnekler böylece sürer gider.
Gökadalarda tüm kütlenin merkeze yakın yerde yoğunlaştığı ve gökadamn dış tarafında yer alan yıldızların, aynen gezegenlerin yıldız çevresinde dolanışı gibi, gökada merkezinin çevresinde döndükleri görülür. Bu nedenle gökada merkezinin çevresinde dönen yıldızların bu merkezden uzaklaştıkça daha ağır devinim yapmaları beklenir. Bu durum güneş sisteminde aynen böyle gerçekleşir ve yıldızlar bu sistemin merkezinden uzaklaştıkça daha ağır devinirler.
Gökadalann dönüş hızım, merkezinden çeşitli uzaklıklarda dikey hızı ölçerek saptayabiliriz. Ancak, böyle ölçümlemelerin
yapılabildiği gökadalarda, yıldızın gökada merkezine uzaklığı ne olursa olsun bütün yıldızların.aym hızla döndükleri ortaya çık mıştır.
Ama, bu gözlemimiz çekim yasalarına karşı çıkar. Ve bilim adamları çekim yasalarından vazgeçmek niyetinde değillerdi ı Bir seçenek olarak, bilim adamları gökadaların kütlesinin mer kezde toplanmadığım ve düzgün biçimde tüm gökada boyunca yayıldığım ileri sürerler. Gene de, yıldız kütlesinin merkezim, doğru yer almak üzere toplandığım bildiğimize göre, bu savın doğru olduğunu nasıl kabul edebiliriz?
Gökadalarla ilgili bir başka giz de, belli bir kümenin karşı lıklı çekimle bir arada kalma eğiliminde bulunmasında yatmaktadır. Oysa ki, gökadaların içerdiği yıldızlarla ve gökadalann birbirine göre hızlarıyla, kümeyi bir arada tutacak yeterli çekim gücü bulunmadığı sonucuna varırız. Bununla birlikte, kümeler kendilerini sıkıca bir arada tutarlar. Bunun anlamı, kümelerde göremediğimiz ama onlan sıkıcı yerlerinde tutmaya yeterli çekim gücünü sağlayan ek bir öğenin bulunması demektir.
Bu ek madde ne olabilir? Gökbilimciler sorunun yamtım henüz bilemiyor ve onu “bilinmeyen maddenin gizemi” diye niteliyorlar. Bu konuda pek çok spekülasyonlar yapılıyor. Ancak bizler bu maddenin ne olduğu ya da gerçekten var olup olmadığı hakkında bir karara varabilmek üzere makul kamtları elde etmeyi beklemeliyiz. Böyle bir madde varsa, belki de trilyonlarca yıl soma bir gün bu madde bitecek ve evrenimiz büzülmeye ve küçülmeye başlayacaktır.
Bizler şu anda pek çok gizi çözüp başarılar elde etmiş olmamıza karşın, dünya hakkında gene de birçok bilmece ile yüz yüze olduğumuza ilişkin bu pek canlı bir örnektir.